Kavuşmanın heyecanını bilmeyen var mıdır?
Nisanda Adana’da 2. Portakal Çiçeği Karnavalı için koşa koşa Adana’ya giderken, kavuşmaya dair yaşanabilecek ne varsa yaşıyor haldeydim. Hazırlıksa hazırlık, heyecansa heyecan, coşkuysa coşku. Bu şehir bunu hakediyor, kardeşim.
Geçen yılın karnaval yazısını buradan okuyabilirsiniz.
Bu şehir adama gelirken Fadime’nin Düğünü, dönerken Bolero dinlettirir.
Burada aynı günde, 10 yaşında kaybettiğiniz Eren’e ağlayıp,18’ini bitiren yeğenlerle gülebilirsiniz.
Bir gün önce hopladığınız meydanlarında ertesi gün Kur’an dinleyebilirsiniz.
Sizi yıllarca başörtülü olarak bağrına basarken ne kadar sizinse, başörtüsüz gelişinizde de o kadar sizindir. Hikayeleri iç içe geçirmenize imkan verir, yadırgamaz.
Konserde bağırırken; tüm zorluk ve acılarınıza aynı zamanda sevinçler katıldığını görüverirsiniz bir anda. Hepsi birden işte, içinizdeki delice bir yaşam sevincidir. Böyle bir aydınlanmayı bir şarkıcıya eşlik ederken yaşamaktan dolayı şaşkın ve ama inanılmaz mutlusunuzdur. Çünkü siz de her şeyi birbirine karıştırmayı seversiniz.
Güzel meydanın güzel istasyon binasının çevresini süsleyen güzel palmiyelerin arasından, gökyüzüne göz kırparsınız :
İyi ki varım, varlığımın farkındayım.
İyi ki.
********
Adana’ya ayak basar basmaz, önce kebap yenir. Bu görevi yerine getirdikten sonra karnaval kortejine koştum. Gerçekten koştum 🙂 Geçen yıl daha havalıydım. Kamera, iki fotoğraf makinesi…Basın mensubu zannedilip bol bol kare toplamıştım. Bu yıl daha mütevazı idim. Elimdeki telefona poz verenler sağolsun 🙂
Tüm grupları fotoğraflayamadım tabii. Kebap ritüeline fazla kaptırmışım kendimi, geç kaldım. Yine de sokakların güzelliğini belgelemek istedim. Geceyi taçlandıran Çukurova Devlet Senfoni Orkestrası’nın konserini açık havada çimler üzerinde, mis gibi kokular arasında dinlemek muhteşemdi. Pişman değilim. Yine olsa yine giderim 🙂
Burada :
https://plus.google.com/photos/112693917546901418675/albums/6004096967717377857
Betül yazıyor...
Bir Yazılımcı Olarak Yaşamak 
smyrnetalya
24 Nisan 2014 at 08:36
Betül selam,
Bir gün Antalya’dan başka bir yerde yaşamaya başlarsam sanırım ben de senin gibi aynı coşkuyla geleceğim Antalya’ya:) Burada çok güzel anılarım var ve burada yaşamaktan mutluyum çünkü..
Ayşe Arman da karnavaldaydı, biliyor musun?:)
Bu arada sizin festivalle bizim memleketin -Alaçatı Ot Festivali- festivali aynı tarihlerde, çok büyük şanssızlık..geçenlerde gurme köşe yazarlarından biri tarihlerin değiştirilmesi gerektiğini yazıyordu.
Allah içine sindirsin, keyifli zaman geçmiş, belli:)
Sevgiler
Betül Özmen
24 Nisan 2014 at 10:59
Evet, bilmez miyim, Ayşe Arman da oradaydı. Kardeşini ve eşini fotoğraflamışım ama kendisini kaçırmışım 🙂 Aslında beni baştan çıkaran o. Gerçi, baştan çıkmak için nedene ihtiyacım yok Adana konusunda. Mevzu şu : Yakın zamanda Adana’ya gitmiş olduğum için eşim “Karnavala gelme, çocukların düzeni bozulmasın” demişti. Ben de “Elbette” demiştim 🙂 Sonra çocukların gazıyla, bir Ankara akşamındaki yaz kokusunun Adana’yı hatırlatmasıyla, bir de Arman’ın “Haydin toparlanın, memlekete gidiyoruz!” yazısıyla, kendimi biletimi almış ve ailemizin Adana’daki bölümüne sürpriz hazırlamakla meşgul buldum, sonrasını hatırlamıyorum 🙂
Sokaklarında koştuğum ve coştuğum şehrimi seviyorum.
Adana karnavalı, portakal çiçeklerinin açtığı ve yoğun olduğu zamana endeksli olduğundan sanırım bir iki hafta oynayacaktır her yıl. Bu yıl 5 Nisan’da yapılacaktı, çiçek zamanı 12 Nisan olacakmış diye 1 hafta sonraya alındı. Alaçatı Ot Festivalini de çok merak ediyorum. Dur bakalım, biz senle buluşuruz bu sokak olaylarında gibi geliyor bana 🙂 Sevgiler…
smyrnetalya
24 Nisan 2014 at 14:13
Valla ben zaten düşündüğüm her şeyi, her işi, her kişiyi çağırdığım için seninle de karşılaşmamız muhtemel Betül, niye olmasın? hayatta herşey mümkün, hep derim:)
Sevgiler
Betül Özmen
24 Nisan 2014 at 14:15
İnşallah 😉
Zehra Torun
26 Haziran 2014 at 08:45
Slm Betül, Adana’ya hiç gitmeyen ben:(
Daha da heveslendim.
Bloğun ne güzelmiş, yeni gördüm.
Hem sevgiler.
Betül Özmen
26 Haziran 2014 at 10:14
Selam Zehra 🙂 Çok teşekkür ederim, çok mutlu oldum. Adana’ya gitmek için bu günler pek uygun değil, malum çok sıcak :-), ama Portakal Çiçeği Karnavalı günlerinde hava da, ortam da nefis oluyor. Sevgiler.